ÜLKÜCÜ ŞEHİT EROL PINAR ANILDI
Ülkücü Şehit Erol Pınar Anıldı
1 Ağustos 1980 yılında, Sol görüşlü olduğunu iddia eden teröristler tarafından evinin çıkışında şehit edilen Erol Pınar, MHP İlçe Başkanlığı ve Gemlik Ülkü Ocakları tarafından anıldı.
Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocakları tarafından her yıl anma programı gerçekleştirilen Pınar’ın bu yıl anması, İkindi Namazına müteakip kabrine yapılan ziyaret, Kuran-ı Kerim okunması ve ardından şehit edildiği evin önüne gidilerek tamamlandı.
Düzenlenen anma etkinliğine MHP ilçe başkanı Mehmet Emin Özcanbaz, ülkü ocakları başkanı yöneticiler katıldı. MHP genel merkez disiplin kurulu üyesi Muhammet Tekin ile ülkücü şehit Pınar’ın arkadaşları bir araya geldi. Adının verildiği sokakta açıklama yapılarak şehit edildiği yere karanfiller bırakıldı.
Şehit edildiğinden bugüne ülkücüler tarafından ismi yaşatılan Erol Pınar MHP İlçe Sekreteri olarak görev yaptığı dönemde de gençliğe ve eğitime önem verdiği bilinen Pınar, Gemlik’te ülkücü camia adına sembol isimlerden biri olarak hatırlanıyor.
Her yıl geleneksel olarak anılan Ülkücü Şehit Erol Pınar’ın ismi, 2018 yılında şehit edildiği sokağa verilmişti.
Gemlik Ülkü Ocakları Başkanı Baydar’da yazılı açıklama ile Şehit Pınar’ı andı.
Baydar, “Erol Pınar Abimiz 01 Ağustos 1980 Şehit Edildi”
Gemlik Ülkü ocakları başkanı İsmail Baydar yaptığı yazılı açıklama ile Ülkücü şehit Erol Pınar’ı anlattı. Baydar, “Balıkpazarı mahallesinde ikamet ediyordu. Borusan Fabrikasında işçi olarak çalışıyordu. MİSK(Milliyetçi İşçiler Sendikası K) ilçe temsilcisiydi. MHP Gemlik İlçe teşkilatında da sekreterlik görevini yapıyordu.
Olay günü:
İşe gitmek için evden çıktı. Kendisini devrimci,marksist,kominist ,sosyalist, diye aklettiren Hainler pusu kurmuştu. Ülküdaşımızı gördüklerinde acımasızca tetiğe bastılar,ve capraz ateşe aldılar.
Bu yurdun bir yiğidi daha toprağa düşüyordu.
Lakin şunu bilmiyorlardı?
Milliyetçi hareket davası hakkın, hakikatin, Allah’ın davası idi.
“Peygamberlikten sonra ulaşabilecek en yüce mertebeydi”
Erol abimiz ve binlerce abimiz
Surlarımızda gedik açtırmadı.
Binlerce dava insanımız ülkülerini yaşatmak amacıyla canlarını ortaya koydular. Hesap, plan yapmadılar, ikbal derdine düşmediler. Samimiydiler, dürüsttüler, inanç ve imanla dolup taştılar. Şehitlerimiz müftehir vicdanla, dava nöbetini tutan, vatan görevini yerine getiren cesaret ve hamiyet timsalleridir. Onlara karşı vefa borcunu ne yapsak ödeyemeyiz. Ülkü şehitlerimiz isimlerini mücadele tarihine altın harflerle yazdırdılar. Zamanın dar kalıplarına sığmayıp taşan ihanete meydan okuyup bozkurt gibi ileri atılan onlardır. Yabancı ve gayri milli akımlara engel olan, Türk milletinin bekası için muazzam duruş ve tavır gösteren yine onlardı. Üstün bir görev şuuruna sahiplerdi. Dinimizde bir insanın peygamberlikten sonra ulaşabileceği en yüce mertebe şehadettir. Ve de şehitler Allah’ın misafirleridir. Dünya durdukça şehitlerimizi anacağız, onlara layık olmakla kalmayacağız, her birini saygıyla, şükranla Fatiha ile yad edeceğiz. Davamızın hamuruna leke düşürülmeyecektir. Türkiye yaşayacaktır, Türk milleti ebediyete kadar varlığını muhafaza edecektir. Bir olacağız, diri olacağız, güçlü olacağız.
“Kötü niyetliler akıllarını başlarına almalılardır”
Aziz milletimizin mukaddes varlığına kastetme aymazlığına kendini kaptıranlara geçmişte tarihi cevap veren milliyetçi-ülkücü hareket bugün de yarın da aynı iradeye fazlasıyla sahiptir.Dün Erol abimiz,Bugün Biz. Bu nedenle kötü niyetliler akıllarını başlarına almalılardır. Aramızdan ayrılan sadece şehitlerimizin naciz vücutlarıdır.Milliyetçi hareket onların uğruna can verdiği ülkü ve hedeflerde yürümeye hareket edecek ve mutlaka başaracaklardır. Bu duygu ve düşüncelerle başta merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş olmak üzere aziz şehitlerimizi,Erol abimizi hürmetle, rahmetle, minnetle anıyoruz” dedi.
