SERTASLAN; GIYBET VE İFTİRA İLE SEÇİM KAZANMAK İSTİYORLAR, KAZANAMAYACAKLAR

SERTASLAN; GIYBET VE İFTİRA İLE SEÇİM KAZANMAK İSTİYORLAR, KAZANAMAYACAKLAR

Çok değerli Gemlikli hemşerilerim, Bursalı kardeşlerim ve sizlerin aracılığı ile de güzel ülkemizin temiz yürekli, inançlı, vicdanlı, merhametli yiğit insanlarına seslenmek istiyorum.

Malum olduğu üzere yerel seçim dönemindeyiz. Yerel seçimler yaşadığımız şehri ilgilendiren, yaşadığımız şehrin içinden çıkan adayların, plan ve projelerin anlatıldığı adayların ve projelerin yarıştığı ciddi ve önemli bir seçimdir.

Ben de şahsım olarak 23 yıldır geceli gündüzlü ev ev, kapı kapı, köy köy dolaşarak, birçok yerde üyelik, yöneticilik ve başkanlık yaparak bir yandan halkımızın sorunlarıyla ilgilenerek bir yandan da kendimizi hem yetiştirip hem geliştirerek 23 yıllık birikim ve tecrübeyle karşınıza belediye başkanı adayı olarak çıkma cesaretini kendimde bularak aday oldum.

Aklımda, fikrimde, yüreğimde sadece bir şeye odaklanmış durumdayım. O da Gemlik’imizi nasıl geri kalmışlıktan kurtarabiliriz, insanlarımızı nasıl mutlu ve huzurlu hale getirebiliriz. Çünkü her şeyin başı insan, ortası insan, sonu yine insan. İnsana hitap etmeyen hiçbir projenin değeri yoktur.

Çok saygıdeğer milletimiz, insanlarımızla alakalı en büyük projemiz yaşadığımız şehrin ve ülkemizin insanlarını birbirine kaynaştırmak, yakınlaştırmak, sevgi, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma ruhu oluşturmak ve bu oluşan ruhu dalga dalga ülkemize yaymaktır. Zaten bunu başardıktan sonra ne beka problemi oluşur ne güven bunalımı yaşanır, ne de ekonomik sıkıntı yaşanır. Oluşan bu ruhun başaramayacağı hiçbir şey yenemeyeceği hiçbir zorluk yoktur.

Oluşturmayı düşündüğümüz sevgi ve kardeşlik ruhuna zarar vermemek için gittiğimiz her yerde sadece şehrimizi konuştum, geleceğimizi konuştum, planlarımızı projelerimizi konuştum. Asla diğer adaylarla alakalı olumsuz cümleler kurmadım. Hatta kendi içlerinden bize bilgi ve belge getirdiklerinde ispatlı olduğu halde hiç birine tenezzül etmedik. Bizim bel altı siyasetle dedikodu ve gıybetle geçirecek zamanımız yok dedik muhatap olmadık. Bu şekilde siyaset yapmak, bu şekilde koltuk, makam ve mevkii sahibi olmaktansa, şerefimle onurumla kaybedeyim daha iyi. Allah’ım bana dedikodu, gıybet ve iftira ile kazanacağım bir başkanlık nasip etmesin.

Çünkü Allah’ın bile çok önemseyip Kur’an-ı Kerim’in ayetinde belirtildiği gibi, ölü kardeş eti yemekle eş değer tuttuğu dedikodu, gıybet ve iftira ile gelecek bir başkanlık o kişiye bir başarı ve ödül değildir. Tam tersine büyük bir ceza büyük bir onursuzluktur.

ALLAH’TAN KORKMUYORLAR

Ama gelinen noktada üzülerek görüyorum ki bazı insanlar kuldan utanmadıkları gibi Allah’ dan da korkmuyorlar. Bu nasıl bir hırstır, bu nasıl bir koltuk sevdasıdır, bu nasıl bir mevkii makam düşkünlüğüdür ki hem bu dünyada ki onur ve haysiyetlerini ayaklar altına alabiliyorlar, hem de ahiretlerini tehlikeye atabiliyorlar.

Tek sevindiğim nokta milletimizin bu gıybetçilere, iftiracılara prim vermemesi ve ayıplamasıdır.

Gemlik halkı adaylara bakıyor, projelere bakıyor, tecrübeye birikime bakıyor, kadrolara bakıyor.

Biz Gemlik geri kalmış diyoruz, acilen bir şeyler yapılmalı diyoruz.Biz esnaf perişan, çiftçi bitik nefes alamıyor diyoruz, Biz gençlik işsiz diyoruz, emekli işçi memur geçinemiyor diyoruz.

Biz inşaat sektörü çöktü, ekonomi tıkandı diyoruz. Planlar yapıyoruz, projeler açıklıyoruz Gemlik diyoruz, geleceğimiz diyoruz.

GIYBET VE İFTİRA İLE SEÇİM KAZANMAK İSTİYORLAR

Ama maalesef birileri ısrarla bu saydığımız kesimde ki insanların zor durumuna çare aramak yerine devamlı kusur peşinde koşup, hata arayıp sonra da bir şey bulamayınca da dedikodu, gıybet, iftira ile seçimleri kazanma acizliğine düşüyorlar. Bu iftiralarına en son olarak da bir fıkrada geçen bir cümleyi videonun önünü arkasını keserek farkı bir anlam çıkartmaya çalışarak, akılları sıra karalama kampanyası oluşturmaya çalışıyorlar. Bu türlü dedikodulara, iftiralara prim vermez bizim halkımız. Sadece ayıplar ve kınarlar. Bizler de halkımızdan aldığımız güçle, destekle, gururla ve dimdik yürüyoruz. Son güne kadar da hemşerilerimizle birlikte yürümeye devam edeceğiz.

Saygı değer hemşerilerim, en başta da belirttiğim gibi bizim en büyük projemiz, şehrimizin insanları arasında dostluk, kardeşlik, dayanışma ruhu oluşturmaktır. Bu ruhu oluşturduğumuzda zaten diğer projeler kendiliğinden oluşacaktır. Bütün zorluklar kolaylıkla aşılacaktır.

Kimsenin dedikodularıyla, iftiralarıyla uğraşacak vaktimiz yok, enerjimiz de yok. Biz enerjimizi büyük Gemlik’i oluşturmak için harcayacağız. Hedefimiz bütünleşmiş, kenetlenmiş büyük bir Gemlik

Biz doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisi herkesin birbirine sevgi ve güvenle merhaba dediği büyük Gemlik’i istiyoruz.

Biz sanayicisi, esnafı, çiftçisi, işçisi, memuru, emeklisi ile dayanışma içinde olan bir Gemlik istiyoruz.

Biz gençlerin yarınlarına umutla bakabildiği, annelerin, babaların endişe ve tedirginlik içinde yaşamadığı büyük bir Gemlik istiyoruz.

Biz siyasetçileriyle, odalarıyla, dernekleriyle, muhtarlarıyla, kulüpleriyle el ele vermiş hedefe koşan büyük Gemlik istiyoruz.

Her şeyi büyük düşünüyoruz, büyük planlıyoruz. Sadece ve sadece Gemlik için istiyoruz.

Bu vesile ile de tüm Gemlik halkına Pazar akşamı Konser alanında BÜYÜK Gemlik buluşmasına davet ediyorum.

Saygı ve Sevgiyle Mehmet Uğur SERTASLAN

UĞURLU GELECEK HEP BİRLİKTE GELECEK.

 

 

 

Gemlik Manşet Gazetesi

Gemlik Manşet Gazetesi @2017